sonraki
önceki
öğeler

Press Release

Avrupa’da kuraklık ve aşırı su kullanımı

Dili değiştir
Press Release Yayınlandı 03.03.2009 Son değiştirilme 08.05.2017
Golf sahalarından kitaplara, zeytinyağından aşılara kadar, ihtiyacımız olan tüm mallar ve hizmetler, günlük faaliyetlerimizin bir çoğu gibi, hayati bir kaynak gerektirir: su. Avrupa Çevre Ajansı (AÇA) tarafından yayımlanan yeni bir rapor Avrupa’nın pek çok bölgesinde su kullanımının sürdürülebilir olmadığını teyit etmekte ve su kaynakları yönetiminde yeni bir yaklaşıma yönelik öneriler getirmektedir.

İş suya gelince, imkanlarımızın ötesinde bir yaşam sürüyoruz. Su kıtlığına yönelik kısa vadeli çözüm, yüzey ve yeraltı suyu kaynaklarımızdan sürekli daha fazla miktarlarda su çıkarmak olmuştur. Bu kaynakların aşırı kullanımı sürdürülebilir değildir. Geri kalan suyun kalitesi ve miktarı üzerinde olduğu kadar, bu suya bağlı olan ekosistemler üzerinde de ağır etkileri olmaktadır. Talebi azaltmalı, çıkarttığımız su miktarını en aza indirmeli ve bu suyun verimli kullanımını artırmalıyız.

AÇA Genel Müdürü Profesör Jacqueline McGlade

AÇA raporu 'Avrupa'da su kaynakları – su kıtlığı ve kuraklıkla mücadele', su kıtlığı sorununun çoğunlukla güney Avrupa’da yaşanmaya devam etmesine rağmen, kuzeydeki bazı bölgelerde de su stresinin arttığına dikkat çekmektedir. Bunun yanı sıra, iklim değişikliği kuraklıkların ciddiyetinin ve sıklığının gelecekte de artmasına yol açacak ve, özellikle yaz ayları boyunca, su stresinin kötüleşmesine sebep olacaktır.

 AÇA Genel Müdürü Profesör Jacqueline McGlade, “İş suya gelince, imkanlarımızın ötesinde bir yaşam sürüyoruz. Su kıtlığına yönelik kısa vadeli çözüm, yüzey ve yeraltı suyu kaynaklarımızdan sürekli daha fazla miktarlarda su çıkarmak olmuştur. Bu kaynakların aşırı kullanımı sürdürülebilir değildir. Geri kalan suyun kalitesi ve miktarı üzerinde olduğu kadar, bu suya bağlı olan ekosistemler üzerinde de ağır etkileri olmaktadır,” demiştir. “Talebi azaltmalı, çıkarttığımız su miktarını en aza indirmeli ve bu suyun verimli kullanımını artırmalıyız.”

Temel bulgular ve öneriler

Su yönetiminin odak noktasını arzın artırılmasından talebin azaltılmasına kaydırmak için farklı politikalara ve uygulamalara başvurulmalıdır:

  • Tarım da dahil olmak üzere, tüm sektörlerde suyun fiyatı kullanılan su miktarına göre belirlenmelidir.

  • Hükümetler kuraklık yönetimi planlarını daha yaygın olarak uygulamalı ve kriz yönetiminden ziyade risk yönetimine odaklanmalıdır.

  • Su kıtlığı bulunan bölgelerde su yoğunluklu biyoenerji ekinleri yetiştirmekten kaçınılmalıdır.

  • Ekin seçimi ve sulama yöntemlerinin bir kombinasyonu, çiftçilere yönelik danışma programlarıyla desteklenirse, tarımsal su verimliliğini önemli oranda artırabilir. Avrupa Birliği’nin Ortak Tarım Politikası da dahil olmak üzere, ulusal fonlar ve AB fonları tarımda verimli ve sürdürülebilir su kullanımının teşvik edilmesinde önemli bir rol oynayabilir.

  • Eko-etiketleme, eko-sertifika, okullarda eğitim programları gibi toplum bilincini artırmaya yönelik tedbirler sürdürülebilir su kullanımının gerçekleştirilmesi için temel önem taşımaktadır. 

  • Genel su dağıtım şebekelerindeki sızıntılar önlenmelidir. Avrupa’nın bazı bölgelerinde, sızıntıdan kaynaklanan su kaybı temin edilen toplam miktarın %40’ından fazla olabilmektedir.

  • Suyun, çoğu zaman tarımsal kullanım için, kanunsuz yollardan çıkarımı Avrupa’nın bazı bölgelerinde oldukça yaygındır. Bunu engellemek için gereken denetim yapısı oluşturulmalı ve bir ceza sistemi uygulamaya konmalıdır.

  • Yetkililer, su stresinin azaltılmasına yardımcı olmak için, arıtılmış atıksu, gri su ve “toplanan” yağmur suyu gibi alternatif su kaynaklarının daha fazla kullanımını teşvik etmelidir.

Avrupa’da su kullanımının genel durumu

Avrupa genelinde, çıkarılan suyun %44’ü enerji üretimi, %24’ü tarım, %21’i şebeke suyu ve %11’i de sanayi için kullanılmaktadır. Ancak, bu rakamlar sektörel su kullanımına ilişkin olarak Avrupa çapındaki önemli farklılıkları gizlemektedir. Örneğin güney Avrupa’da, çıkarılan suyun %60’ı tarımda kullanılmaktadır. Bu rakam bazı bölgelerde %80’lere kadar ulaşmaktadır.

Avrupa genelinde, göl ve nehir gibi yüzey suları, çıkarılan toplam tatlı suyun %81’ini temin etmekte olup, sanayi, enerji ve tarım için en yaygın kullanılan su kaynağını teşkil etmektedir. Buna karşın, hanelere dağıtılan şebeke suyu, genel olarak daha kaliteli olmasından dolayı, büyük oranda yeraltı sularından elde edilmektedir. Enerji üretiminde kullanılan suyun neredeyse tamamı bir su kaynağına iade edilirken, tarım için çıkarılan suyun çoğu için bu durum geçerli değildir.

Tuzdan arındırma, özellikle Avrupa’nın su stresi yaşanan bölgelerinde, geleneksel su kaynaklarına karşı hızla büyüyen bir alternatif haline gelmıştir. Ne var ki, tuzdan arındırmanın çevre üzerindeki genel etkisini değerlendirirken, tuzdan arındırma işleminin yüksek enerji gereksinimleri ile bunun sonucunda ortaya çıkan yüksek orandaki tuzlu su da göz önüne alınmalıdır.

Editöre notlar

Rapor aşağıdaki adreste bulunmaktadır: http://www.eea.europa.eu/publications/water-resources-across-europe

Rapor İstanbul, Türkiye’deki 5. Dünya Su Forumu sırasında basına sunulacaktır: http://worldwaterforum5.org/

Avrupa Çevre Ajansı hakkında (AÇA)

AÇA’nın merkezi Kopenhag’da bulunmaktadır. Ajans, politika yapıcılara ve halka vakitli, hedefli, önemli ve güvenilir bilgi sunmak yoluyla, Avrupa’nın çevresinde önemli ve ölçümlenebilir gelişme kaydedilmesine yardımcı olmaktadır. 

İletişim bilgisi

Medya soruları için:

Gülçin Karadeniz,

Basın sorumlusu

gulcin.karadeniz at eea.europa.eu

cep telefonu +45 23 68 36 53

İlintili içerik

Permalinks

Geographic coverage

Belge İşlemleri