sonraki
önceki
öğeler

Article

Avrupa'da iklim değişikliği: Felaketlere karşılık verme ve belirsiz bir geleceğe hazırlanma

Dili değiştir
Article Yayınlandı 18.09.2018 Son değiştirilme 11.05.2021
4 min read
Photo: © Aidan /Flickr
Sel, güçlü rüzgarlar, aşırı sıcak hava dalgaları, kuraklık ... İklim değişikliği ve iklim değişikliği bağlantılı aşırı hava olayları, yalnızca Avrupa'da değil, dünyanın her yerinde giderek artan bir endişenin nedenidir. Birçok topluluk bu tür aşırı olaylardan etkilenmekte olup, zararları önlemek ve en aza indirmek için önlem almak durumundadır. Halk iklim değişikliğine nasıl uyum sağlayabilir ve iklimle bağlantılı afetlere karşı nasıl hazırlanıp karşılık verebilir? AÇA uzmanı Sergio Castellari ile iklim değişikliğinin etkileri, etkilenebilirlik ve uyum konularıyla ilgili bir röportaj yaptık.

İklim değişikliğine uyum ve afet riskinin azaltılması ne anlama gelmektedir?

İklim değişikliği halihazırda hem Avrupa'da hem de dünyanın diğer bölgelerinde pek çok etki doğuruyor ve toplumların bu etkiye  karşılık verebilir olması gerekli.  İklim değişikliğine uyum ve afet riskini azaltma, iklim risklerini yönetmek ve  dayanıklı toplumlar kurmaya yönelik çeşitli araçlar içerir. Uyum yaklaşımı, genellikle kuraklık ve sel gibi hava ve iklim bağlantılı tehlikeleri ele alıp geleceğe odaklanırken, afet riskinin azaltılması tüm afetlerden  doğabilecek riskleri ele alarak, bugüne odaklanmaktadır. Başka bir deyişle, iki yaklaşımınfarklı zaman çerçevesi vardır. Risk azaltımıyla, acil ve kısa vadeli zorluklara karşılık veririz, uyumise değişen iklimde belirsiz bir geleceğe hazırlanmak için daha uzun vadeli bir yaklaşımdır.

Bu neden önemlidir ve bu alandaki zorluklar nelerdir?

, , Sıklıkla  büyük insani, ekonomik ve sosyal maliyetlere de sahip olan aşırı hava ve iklim bağlantılı  olayların sıklığının ve şiddetinin artması nedeniyle, son yıllarda afet riskinin azaltılması ve iklim değişikliğine uyum konusuna gittikçe daha fazla dikkat gösterilmektedir.  Bunu, örneğin Avrupa'daki sel ve orman yangınlarında ve en son olarak Karayipler ve ABD'deki kasırgalarda gördük. İklim değişikliğine uyum ve afet riskinin azaltılmasının temel amacı iki yönlüdür: iklim değişikliğine karşı etkilenebilirliğimizi  azaltmak ve buna yönelik dayanıklılığımız  arttırmak. Her iki yaklaşım da eksik ve kesin olmayan  bilgi ve sınırlı kaynaklar gibi benzer zorluklarla karşı karşıyadır.

Bu konuda herhangi bir uluslararası inisiyatif var mı?

Küresel ve AB düzeyinde iklim değişikliğine uyum ve afet riskini azaltma politikaları ve uygulamaları arasındaki tutarlılığı ve entegrasyonu artırmak bir önceliktir.  Bu ikisinin entegre edilmesine  yönelik bilimsel ve politik  ilgi, 2015 yılında Sendai Afet Riskinin Azaltılması Çerçevesinin ve iklim değişikliği ile ilgili Paris Sözleşmesinin onaylanması ile küresel BM düzeyinde somut adımlar atılmasına önayak olmuştur.  İklim değişikliğine uyum ve afet riskinin azaltılması, BM 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemi'nin de başlıca hedefleri arasındadır.

Afet riski azaltımı ve iklim değişikliğine uyum sağlamak için AB ne yapıyor?

AB, afet riskinin azaltılması ve iklim değişikliğine uyum sağlama konusunda AB sivil koruma mekanizması, Sendai Afet Riskinin  Azaltılması Çerçevesi 2015-2030 ve AB İklim Değişikliğine Uyum Stratejisi gibi çeşitli politikaları yürürlüğe koymuştur.  Dahası, uyum ve risk azaltımı örneğin, kritik altyapının korunması, çevre, finans, tarım, gıda güvenliği ve kıyı yönetimi gibi çeşitli alanlarda önemli AB politikaları ve stratejileri içine dahil edilmektedir. Ulusal düzeyde, yeni sigorta modelleri, şehir ağları ve doğa  tabanlı çözümler de dahil olmak üzere, halihazırda çok olumlu girişimler de devam etmektedir. Konuyla ilgili gelecek raporumuzda bu girişimlerden bazılarını örnek olarak vereceğiz.

Afet riskinin azaltılması ve iklim değişikliğine uyum konusunda  rolü nedir?

Ağımız  Eionet sayesinde, afet riskinin azaltılması ve iklim değişikliğine uyum için ulusal politikalar ve önlemler hakkında geniş bir bilgi tabanına erişimimiz bulunmaktadır. Düzenli olarak iklim değişikliğinin Avrupa üzerindeki etkileri, farklı bölgelerin nasıl etkileneceğine dair beklentiler ve etkilenebilirliklerinin   ne olduğu üzerine kapsamlı değerlendirmeler üretiyoruz. Daha sonra bu bilgiyi AB ve ulusal düzeydepolitika yapıcılarla paylaşıyoruz. Ancak, önümüzdeki haftalarda, bu iki 'zaman dilimini' bir araya getirmesiyle  türünün ilk örneği olan yeni bir rapor yayımlayacağız. Rapor, afet riskinin azaltılması ve iklim değişikliğine uyum arasında daha iyi bir tutarlılık kurarak AB, ulusal, bölgesel ve yerel stratejilere ve planlara katkıda bulunmayı amaçlıyor. Daha somut olarak, kamu politikalarının ve risk yönetimi uygulamalarının bu tutarlılığı nasıl destekleyebileceğini ve yerel yöntemler ve araçlardan edinilen bilgi ve tecrübenin ne ölçüde karşılıklı fayda yaratan  öğrenme ve kapasite oluşturma  teşvik edebileceğini  araştırmaktadır.

 Sergio Castellari, EEA

Sergio Castellari

Proje Yöneticisi- İklim değişikliğinin etkileri ve etkilenebilirlik

 03/2017 sayılı EEA Bülteninde yayımlanan röportaj, 15 Eylül 2017

Permalinks

Geographic coverage

Temporal coverage