sonraki
önceki
öğeler

Article

Şehirler nasıl ‘yeşil’ olur

Dili değiştir
Article Yayınlandı 31.07.2014 Son değiştirilme 05.11.2021
Photo: © Jacob Härnqvist, Asa Hellstrom
Avrupalıların dörtte üçünden fazlası kentsel alanlarda yaşamaktadır. Kent sakinlerinin ürettiği, satın aldığı, yediği ve attığı her şey, bir yerden bir yere nasıl gittikleri ve nerede yaşadıkları gibi faktörlerin tümünün çevre üzerinde bir etkisi vardır. Ayrıca bir şehrin kuruluş şekli de sakinlerinin yaşama şeklini belirler. İsveç'in Malmö şehrinden Roland Zinkernagel'e, şehirlerini sürdürülebilir kılan somut eylemler hakkında sorular sorduk.

Bir şehri sürdürülebilir kılan nedir?

Şehirler, ekonomik ve toplumsal etkinliğin merkezleridir. Büyüyebilir ya da küçülebilirler. Bir şehri sürdürülebilir kılacak ortak bir çözüm bulunmamaktadır. Kentsel hayatın farklı yönlerinin ele alınması gereklidir. Bu sadece yeşil alanlar oluşturmak, yenilikçi ve yeşil işletmelerin ilgisini çekmek ve güçlü bir toplu taşıma sistemi oluşturmakla ilgili değildir. Bir şehre bütün olarak bakmakla, sakinlerinin refahını da düşünmekle ilgilidir.

Malmö, farklı bölgelerden gelen yaklaşık 300.000 kişinin yaşadığı endüstriyel bir şehirdir. Şehirde, bahçeli tek haneli evlerin yanı sıra 1960'lı yıllarda inşa edilen çok katlı yüksek binalar da bulunmaktadır. Ayrıca geleceğin şehrini kurmaya çalıştığımız yeni mahalleler de var: karbon emisyonu salgılamayan, derli toplu, yeşil.

1980'li yılların başında şehirdeki büyük tersanenin kapanmasının ardından nüfus yüksek işsizlik oranı nedeniyle küçülmeye başladı. Şehrin bu olumsuz imajını olumluya çevirmek zaman aldı — olumlu bir yaşam ortamı, çevre politikaları ve farkındalığında öncü, yeşil ve temiz, dürüst ticaret şehri ve benzeri.

Bir şehir nasıl sürdürülebilir olur?

Malmö şehri, politik yelpaze içinde kabul edilen uzun vadeli bir programda genel çevre hedeflerini ana hatlarıyla belirlemiştir. Çevre programı, Malmö şehir yönetiminin 2020 yılına kadar iklim zararsız olacağını ve 2030 yılına kadar tüm belediyenin % 100 yenilenebilir enerjiyle yürütüleceğini öngörmektedir. Ayrıca sera gazı emisyonlarının yanı sıra kişi başına enerji tüketimini de azaltmaya yönelik hedefler söz konusudur.

Çevre programı ayrıca, daha geniş bir çevre de dâhil olmak üzere şehirdeki su, toprak ve biyolojik çeşitliliği içeren kaynakların daha sürdürülebilir kullanımını öngörmektedir. Aynı zamanda herkes için memnun edici bir yaşam ortamı yaratmayı, diğer bir deyişle geleceğin şehrini inşa etmeye yardımcı olmayı hedefliyoruz.

Bu hedefler, somut projelere nasıl dönüştürülür?

Malmö şehri, çevre programını temel alarak daha belirli hedeflere sahip eylem planlarını benimsemektedir. Örneğin eylem planımızdaki somut hedeflerden biri, 2015 yılına kadar şehirde oluşan organik atığın % 40'ının biyogaz üretimine gitmesi gerektiğidir. Bunun gibi somut bir hedef, farklı seviyelerde ve aşamalarda eylem gerektirir. Evler, atıklarının daha büyük bir kısmını ayırmalıdır. Atık yönetim yetkilileri, daha fazla organik atığın toplanması için hazırlanmalıdır. Ve son olarak, daha fazla organik atığı biyogaza dönüştürmek için, yeni tesislere ya da mevcut tesisler için ek kapasiteye ihtiyacımız var.

Evlerde daha fazla atık ayırma oranı gibi bazı hedefler, bilgilendirme kampanyaları yoluyla elde edilebilir. Diğer hedefler ise atık toplama filoları ve enerji tesisleri gibi altyapı yatırımı gerektirebilir.

Bu örnekte olduğu gibi, somut bir hedef birçok farklı aktörün katılımını gerektirir. Bu projeleri hayata geçirmek için, sivil toplum, kamu kuruluşları ve özel sektörle sürekli bir diyalog içindeyiz ve öyle de olmalıyız. Projelerimizin birçoğu AB'den fon almaktadır.

Kent sakinleri nasıl katılabilir veya katkıda bulunabilir?

Çevre programımızın kilit bir öğesi, 'doğru şeyi yapmayı kolaylaştırmak' dediğimiz şeydir. Onlara toplu taşıma kullanımını kolaylaştırmayı ve iyileştirilen atık yönetimini içeren daha sürdürülebilir alternatifleri seçme imkânını sunmamız gerekir.

İş davranış değişikliğine geldiğinde, bilgi büyük önem taşır. Yaklaşımımız, kent sakinlerinin bilinçli kararlar vermesini sağlamaya dayalıdır. Toplu taşıma kullanmaya kıyasla arabayla gitme kararları, şehrin hava kalitesi ve trafik için ne anlama geliyor?

Hedeflerimizden biri, şehrin farklı bölümlerinde yaşayan insanlar arasında daha fazla etkileşimle şehri sosyal anlamda daha sürdürülebilir hale getirmektir. Bu da, yeşil alanlar veya festivaller gibi Malmö sakinlerini bir araya getirmek için alanlar ve fırsatlar yaratmayı içermektedir. Bu ayrıca, yaşam ortamını iyileştirmenin yanı sıra şehrin olumlu imajını geliştirmeye de katkıda bulunabilir.

Recycling boxes

(c) Daniel Skog

Malmö gibi bir şehri, tamamen sürdürülebilir bir şehir haline getirmek ne kadar sürer?

Her şehir farklı bir noktadan başlar. Bu nokta mevcut altyapıya, politik önceliklere ve hedeflere bağlıdır. Malmö'nün birçok Avrupa şehrine göre bir avantajı var. Şehirdeki ileri görüşlü vizyon, 1990'lı yıllardan beri etkin durumda. Sonuç olarak, şehrin bazı bölümleri zaten bu vizyon dikkate alınarak kurulup geliştirildi.

Oldukça somut projelerden ve somut problemlerden bahsediyoruz ve bizi bekleyen görevleri daha iyi anlıyoruz. O yüzden bu bağlamda, Avrupa'daki öncüler arasındayız.

15 yıldır aktif olduğumuz mahallelerde, programın hız kazandığını görebiliyoruz. Atık ayırma ve geri dönüşüm gibi bazı projelerin uygulanması 5 ila 10 yıl sürebilir, ancak genel algılama için bir neslin değişmesi gerekebilir. Mevcut binaları dönüştürmeyi içeren diğer durumlarsa daha da uzun sürebilir.

Geçişin küçük adımlarla gerçekleştiği kesin. Kamu yetkilileri, yalnızca bir çerçeve sunarak değil, aynı zamanda yaptıklarıyla örnek olarak bu geçişi sağlamada önemli bir rol oynar.

Başlıca zorluklar nelerdir?

Bana göre en büyük zorluk, uzun vadeli plan yapmak; diğer bir deyişle, kısa ila orta vadeli planlamadan uzaklaşmaktır. Politikacılar dört veya beş yıllığına seçilir ve politika öncelikleri seçimlerden sonra veya görev süreleri içinde değişebilir. İşletmeler için de aynı şey geçerlidir. Bir yatırım kararı, karşılık olarak ne kadar ve ne zaman kazanacaklarına bağlıdır.

İş sürdürülebilir şehirler kurmaya geldiğinde, daha önce de söylediğim gibi gerçekten birçok farklı öğeyi göz önüne alıyoruz.

5 ila 10 yıllık eylem planlarımızın çok ötesinde bir hedef için plan ve hazırlık yapmamız gerekir. Örneğin şu anda inşa ettiğimiz binalar 2100 yılında bile hâlâ kullanımda olabilir. Binaları tasarlarken gelecekteki enerji gereksinimlerini ya da binaların kullanımını hesap ediyor muyuz? Aynı zamanda hem öngörülü hem de esnek olmamız gerekir. Bu soruların cevapları henüz net olmayabilir, ama kesinlikle dikkate almaya değerdir.

Roland Zinkernagel

Roland Zinkernagel

Roland Zinkernagel, Malmö Belediyesi'nin Çevre Dairesi'nde çalışmaktadır.

Permalinks

Geographic coverage

Temporal coverage

Belge İşlemleri