sonraki
önceki
öğeler

Article

Yenilenebilir enerji: Avrupa’nın düşük karbonlu geleceğinin anahtarı

Dili değiştir
Article Yayınlandı 01.07.2016 Son değiştirilme 11.05.2021
Avrupa’nın fosil yakıtlara olan bağımlılığını azaltmaya yönelik çabaları kapsamında gittikçe daha önemli bir rol oynayan yenilenebilir enerji kaynaklarının geleceği parlak görünmektedir. Avrupa Çevre Ajansında enerji uzmanı olan Mihai Tomescu ile temiz enerji bağlamındaki fırsatlar ve zorluklar hakkında konuştuk.

Avrupa Birliğinin, nihai enerji ihtiyaçlarının %20’sini yenilenebilir enerjiden karşılama şeklindeki 2020 hedefine ulaşacağını düşünüyor musunuz?

Şimdiye kadar kaydettiğimiz ilerlemeye bakılacak olursa, AB’nin bu hedefi karşılaması mümkün görünüyor. AB’nin yenilenebilir enerji tüketimi yıllardır artarak, 2014 yılında nihai enerji tüketiminin %16’sına ulaştı. Bu pay, Avrupa için Yenilenebilir Enerji Direktifi’nde yer alan ara gidişattan daha yüksek, yani bizim için bugün her şey oldukça yolunda gidiyor. Ulusal düzeyde bu tablo biraz daha karışık, ancak Üye Ülkeler’in büyük bir çoğunluğu iyi ilerleme kaydediyor.

Yenilenebilir enerji kaynaklarının artan tüketimi, birçok alanda faydalı olmuş durumda. AB hedeflerine ve ulusal hedeflere doğru ilerleme, yenilenebilir enerjinin etkili bir şekilde fosil yakıtların yerini aldığı ve temiz enerjiye doğru yapısal bir kaymayı desteklediği anlamına gelir. Umut vaat eden bu gelişmeler, Avrupalı şirketleri, önemli ölçüde büyümeleri beklenen yeni global enerji sektörlerine girmeye hazırlayabilir. Ayrıca, kamuda daha geniş ölçüde temiz enerji kaynaklarına yönelik artan bir ilgi ve destek gözlemliyoruz ki bu da, güncel enerji dönüşümüne hız katabilecek bir etkendir. Bu olumlu gelişmelere rağmen, söz konusu enerji dönüşümünü gerçekleştirmek için hala ileriye dönük olarak yapılacak çok işimiz var.

Bir gün gelir de AB enerji ihtiyacının tamamını yenilenebilir enerjiyle karşılayabilir mi yoksa fosil yakıtlar her zaman bir rol oynar mı?

Paris Anlaşması ile dünya, düşük karbonlu bir geleceğe doğru hareket etme konusunda anlaştı. Avrupa Birliği hâlihazırda iklim konusunda çok büyük hedefler belirlemiş durumda ve uzun vadeli dekarbonizasyon amaçlarımıza ulaşmak için yenilenebilir enerji, 2050 yılına kadar enerji gereksinimlerimizin en azından %55 ila %75’ini karşılamalı. Açıkçası, bunun zorlu ancak mümkün olduğunu düşünüyorum.

Yenilenebilir enerji, uzun vadeli iklim değişikliğini azaltma çabalarının anahtarıdır ve AB’nin genel enerji güvenliğini iyileştirme konusunda artan bir rol oynayacaktır. Yine de, bağımlılığımızın azalmaya başlamasına rağmen, fosil yakıtlara olan gereksinimimiz muhtemelen bir süre daha devam edecektir. Jeopolitik risklere ilaveten, fosil yakıtlar beraberlerinde sağlık ve çevresel hasarlar biçiminde toplumu etkileyen oldukça fazla harici maliyetler de getirmektedir.

Uzun süredir düşük düzeyde seyreden petrol fiyatları, yenilenebilir enerjinin maliyet yönünden rekabet gücü üzerinde bir etkiye sahip olabilse de, yenilenebilir enerji bakımından uzun vadede genel görünüm parlaktır. Yenilenebilir enerji teknolojileri, maliyet yönünden gittikçe rekabet edebilecek duruma geliyor. Birçok yerde yenilenebilir enerji, fosil yakıt teknolojileriyle piyasa fiyatları bakımından hâlihazırda başarılı bir şekilde rekabet ediyor. Bunun yanı sıra, eğer hava, iklim ve su emisyonları gibi, enerji üretimi ve kullanımı ile ilişkili çevresel etkilerin topluma maliyeti enerji fiyatlarına dahil edilirse, yenilenebilir enerji geleneksel teknolojilere karşı açık farkla rekabet üstünlüğü sağlardı.

Temiz enerji kaynaklarını geliştirme konusunda Avrupa başrol oynuyor mu?

Avrupa’daki yenilenebilir enerji kullanımıyla ilgili en son AÇA raporu, küresel yenilenebilir enerji teknolojilerinin geliştirilmesine AB’nin önemli katkılarda bulunduğunu göstermektedir. 2005–2012 dönemi süresince Avrupa, yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılan toplam yeni global yatırımlarda en yüksek payı kaydetmiştir. Yalnızca 2013 yılında Çin daha üstün gelmiştir. 2014 yılında AB-28, dünyadaki kurulu ve bağlı en büyük solar fotovoltaik (FV) kapasitesine – Çin’dekinin yaklaşık üç katı kadar – ve global olarak en büyük rüzgâr enerjisi kapasitesine sahipti. Bununla birlikte, dünyanın diğer bölgelerinde hız kazanırken, Avrupa’daki yatırım hızı son zamanlarda yavaşlamış durumda.

Yenilenebilir enerji sektöründeki istihdam konusuna gelince, AB anahtar küresel oyunculardan biridir. 2014 yılında, bu alandaki istihdam düzeyinin toplam iş gücündeki oranı bakımından, Brezilya’dan sonra ikinci sırada yer almıştır. AB yenilenebilir enerji sektöründeki en büyük işverenler rüzgâr, solar FV ve katı biyokütle endüstrileridir. Çin kaynaklı rekabetin büyümeye devam etmesi nedeniyle, solar FV ve rüzgâr endüstrilerinde iş kayıpları gördük. Buna rağmen, AB-28 iş gücünde yenilenebilir enerji ile ilgili işlerin payı hala Çin’dekinden daha büyüktür.

İleriye dönük zorluklar nelerdir?

Öncelikle, yenilenebilir enerji açısından küresel manzara hızlı bir şekilde değişiyor. Eğer Avrupa, ilk harekete geçen olma avantajını elinde tutmak istiyorsa, bu konudaki taahhüt düzeyini yüksek tutmalıdır. Gerçek şu ki, yenilenebilir enerji ile ilgili araştırma ve geliştirme fonu son zamanlarda durgunlaşmıştır. Bu da yarının çığır açan teknolojilerindeki payın kaybedilmesine yol açabilir. Bu bağlamda Uluslararası Enerji Ajansı, temiz enerji inovasyonuna harcanan mevcut Ar-Ge’nin, üç katına çıkarılmasını önermektedir.

Dahası, AB enerji iç piyasasının, aralıklı yenilenebilir kaynakların artan düzeylerini yerleştirme konusunda daha etkili ve muktedir kılınması için reforme edilmesi gerekir. Solar FV ve rüzgâr enerjisi gibi aralıklı yenilebilir enerji kaynakları, iklim koşulları bunlara imkân verdiğinde, şebekeye elektrik beslemesi sağlarlar. Mevcut piyasa kurallarına göre, bu enerji kaynakları uygun fiyat düzeylerine ulaşabilecek durumda değildir ve bu konunun ileride ele alınması gerekecektir. Ayrıca verimlilik, iletim, sınır ötesi bağlantılar, enerji depolama konularındaki iyileşmeler ve talep tarafı yönetimi bakımından daha aktif bir rol oynanması da enerji dönüşümü için önemli olacaktır.

AÇA yenilenebilir enerjinin daha etkili kullanılmasını nasıl sağlıyor?

AB hedeflerine doğru ilerleme konusunda, düzenli olarak hazırladığımız değerlendirmelerimizle Avrupa’daki karar mercilerini destekliyoruz. Raporlarımız aynı zamanda mevcut gidişatı da sunuyorlar. Yenilenebilir enerji ile ilgili sorunları tanımlamak ve tartışmak üzere, yıllık bazda, Avrupa’daki çevre bilgileri ve gözlem ağımız (Eionet) aracılığıyla, üye ülkeler için bir takas merkezi görevi de görüyoruz.

 

Mihai Tomescu

Permalinks

Geographic coverage

Belge İşlemleri